Basın Açıklaması

BASINA VE KAMUOYUNA TTB SUSTURULAMAZ

 

            Bilindiği gibi bir süre önce TTB Başkanımız Prof.Dr.Şebnem Korur Fincancı kendi uzmanlık alanı ile ilgili bir konuda yapmış olduğu bilimsel açıklama nedeniyle tutuklanmış bulunmaktadır.Halen mahkemesi devam etmektedir.Bugünde TBB merkez konseyinin görevden alınması için bir dava açılmış bulunmaktadır.

            Görevi halkın daha iyi bir sağlık hizmetine erişimi sağlamak olan ve aynı zamanda meslektaşlarının hak ve hukukunun koruma olan tabipler birliği ve tabip odaları maalesef yoğun baskı altına alınarak kendi alanı ile ilgili açıklamalar yaptırılmamaya çalışmaktadır.Bu durum Türkiye demokrasisi ve fikir özgürlüğü açısından bulunduğumuz yeri göstermektedir..

            Bizler insanlık tarihiyle aynı geçmişi paylaşan hekimlik sanatına gönül veren meslek sahibi olarak yaşatma sanatımız barış ve huzurla birlikte anılmıştır…

            Bundandır her canlı için/doğa için, ayrım yapmadan tüm insanlar için, sadece tedavi eden değil koruyan sağlık için mücadelemiz.

            Biliriz ki; toplum sağlıklıysa biz sağlıklıyız, biz sağlıklıysak toplum sağlıklı olacaktır… Hekimlik Andı aldığımız bu sorumluluğun topluma verilmiş bir garantisidir.

            TTB de insanlık tarihi kadar köklü böylesi mücadelenin yakın tarihteki somutlaşmış örneklerinden biridir yalnızca. Herhangi bir iktidara yaslanmayı her zaman reddetmiş; eleştirel/bilimsel/etik aklı en büyük dayanağı olmuştur. Mücadelesi uzun solukludur ve onunla baş etmeye çalışanların soluğu yetmemiştir. TTB’nin özelleştirmelerle, şehir hastaneleri adı altında kamu hastanelerinin sermayedarlara satılmasıyla, niteliksiz/tabela üniversitesi eğitimleriyle, basamaklı sağlık sistemini yok eden teknoloji tekellerine teslim edilmeye çalışılan sağlık sistemiyle, emeğimizin sömürülmesiyle, doğanın yok edilmesiyle, en yoğununu yaşadığımız, hayatın her alanına sindirilmeye çalışılan şiddetle mücadelesi bu uzun soluklu mücadelelerden bazılarıdır.

            Söylemimiz/talebimiz bellidir: Toplumun sağlıklı olabilmesi, ancak sağlığa bütünlüklü yaklaşımla mümkündür. Bunun için bireylerin ve toplumun, ekonomik-siyasal-ekolojiksosyal-fiziksel-biyolojik iyilik halinin tam olması gerekir. Tüm sağlık çalışanlarının insanca yaşayabileceği, emeklerinin karşılığını alacağı geliri ve çalışma koşulları sağlanmalıdır. Sağlık sisteminde sağlık ile ilgili gerekli her türlü işlem, tüm nüfus için parasız olmalıdır. Sağlık sisteminin temelini birinci basamak sağlık hizmetleri oluşturmalı, basamaklı bir sağlık sistemi modeline geçilmelidir.

            Mezuniyet öncesi ve sonrası tıp eğitimi yeniden nitelikli hale getirilmelidir. Bilim ve teknoloji kâr amacıyla değil; mevcut ve gelecekteki toplumsal ihtiyaca göre kullanılıp geliştirilmelidir. Hekimliğin yüzyıllardan beri gelen mesleki bağımsızlık, mesleki özerklik ve meslek hakkının gaspına karşı durulmalıdır.

            Demokrasilerde önemli olan toplumun sorumluluk verdiklerini en güçlü katılım yöntemleriyle seçebilmesi ve denetleyebilmesidir. Ancak ne yazık ki son dönem birçok örnekte mevcut iktidar anlayışının en büyük sorununun seçilmişlerle ve denetlenmekle olduğunu görüyoruz.

            Demokratik ülkelerde en geniş yetkilerle donatılan, mesleki bağımsızlıkları güvence altına alınan meslek örgütleri ne yazık ki totaliter rejimlerde yetkileri kısıtlanan, mesleki ve mali özerklikleri daraltılan, halkın ve meslektaşlarının yararına tutum aldıklarında iktidarlar tarafından hedef haline getirilen bir anlayışla karşılaşmaktadırlar.

            TTB’nin en büyük dayanağı toplumdur, hekimlerdir. TTB bu güç ve sorumlulukla üzerinde oluşturulmaya çalışılan algılarla; linç kampanyalarıyla; baskılarla dün olduğu gibi yarın da mücadele edecek birikim ve inanca sahiptir.

            TTB Merkez Konseyi ve tabip odaları olarak hekimlere ve topluma; sağlıklı, emeğimizin sömürülmediği, demokrasi ve barışın bâki olduğu güzel bir gelecek için mücadele edeceğimize bir kez daha söz veriyoruz

 

                                                                                              VAN-HAKKARİ TABİP ODASI